Boyozu hiç duydunuz mu? İzmirlilerin kutsal lezzeti ve sıcak hamuruyla bir lezzet mükemmeli olan boyozun da Türk mutfağındaki öbür tarifler üzere bir tarihi vardır. Bu yazıda size İzmir boyozunun tarihini aktarıyorum.
İyi okumalar dilerim.
Boyozun da tarihi epey eskilere dayanmaktadır.
Boyoz, İzmirlilerin kahvaltı sofrasını taçlandıran bir lezzet. Sıcak sıcak ve çıtır çıtır görünümüyle hepimizin İzmir ile birlikte anar olduğu bu küçük katmer bugün herkes tarafınca seviliyor. Natürel ki Türk mutfağındaki bütün yiyeceklerin bir tarihi olduğu üzere boyozun da tarihi fazlaca fazlaca eskilere dayanır.
Boyozun tarihi İspanya’dan başlar.
Orta Çağ’da İspanya’daki Endülüs Devleti egemenliğinde Müslümanlar, Hristiyanlar ve Museviler barış ortasında yaşamaktaydı. Lakin bu durum Müslüman aleminde yaşanan karışıklıklardan etkilenmiş ve ötürüsıyla da Musevilerin de varlığını tehlikeye atmıştır. Müslüman dünyasının karmaşasından faydalanan Katolik Hristiyanlar, İspanya’nın bir daha fethi için harekete geçmiştir. Tüm Avrupa’nın Hristiyanlaşmasını isteyen Reconquista yanlıları, İspanya’da Yahudi varlığını yok etmek istemiştir. 1492 yılında Katolik orduları Granada’da Müslümanları yenince Katolikler, Musevileri yurtlarından sürmüştür.
Osmanlı padişahı 2. Bayezıd, İspanyol Musevilerine takviye oldu.
O devir birfazlaca Yahudi engizisyondan kaçmak için yollara dökülmüştür. Yaklaşık 250 bin Yahudi Doğu Akdeniz’den gemilerle toplumsal ve ekonomik durumu yeterli olan doğu ülkelerine, bilhassa de Osmanlı Devleti’ne göç etmiştir. Padişah 2. Bayezıd, medeniyet, ilim ve ticari zekaya sahip olduğunu düşündüğü İspanyol Musevilerini Osmanlı topraklarında Selanik, İstanbul, Edirne, İzmir ve etraf topraklara yerleşmelerini sağlamış ve lokal halkın onlara müsamaha göstermesini buyurmuştur.
Anadolu coğrafyasına Sefarad Musevileri olarak kök saldılar.
İspanya’dan kovulup Osmanlı İmparatorluğu topraklarına yerleşen Museviler, Sefarad Musevileri yani İbranice Sefardim (İspanya) olarak Anadolu coğrafyasında kendilerine has kültürel özellikleriyle köklenmiştir. Doğal ki bu içeriğin konusu boyoz olduğu için bu sefer Sefarad Musevilerinin İzmir’e kazandırdığı boyoza odaklanıyoruz.
Boyoz, İspanyolcada küçük somunlar manasına gelir.
İzmir poğaçası olarak da isimlendirilen boyoz, 1492 yılında İspanya’dan Türkiye’ye göç eden Sefarad Musevilerinin Anadolu ve bilhassa İzmir’in mutfağına taşıdığı ve artık İzmir ile özdeşleşen mayasız bir hamur işidir. Boyoz sözü İspanyolca da ‘bollos’ yani küçük somunlar manasına gelir. İspanyolcada 2 L harfi Y sesiyle okunduğu için ‘boyoz’ olarak söylem edilir.
Boyozu birinci sefer satan Boyozcu Avram Usta’dır.
Boyoz birinci vakit içinderda atık hamur materyallerinin değerlendirilmesiyle orrtaya çıkmıştır. İzmir hariç hiç bir yerde satışı olmayan ve bu niçinle İzmir böreği de denen boyozu rivayete nazaran İzmir’de birinci kere Boyozcu Avram Usta yapmıştır. O öldükten daha sonra yapılan boyozlar da ‘Avram Usta’nın boyozu’ ismiyle satılmıştır.
İzmirliler boyozun yanında haşlanmış yumurta ve çayı tercih ediyor.
Günümüzde İzmir boyozu ismiyle coğrafik işaret alan boyoz dünyanın her yerine İzmir’den gönderilmektedir. Yanında haşlanmış yumurta ve sıcak bir çayla tüketilen boyozunun, Yahudi böreğinden İzmir boyozuna evriliş kıssası tam da böyledir.
Siz de İzmir’e gitmeden konutta boyoz yapmaya ne dersiniz?
Malzemeler:
1. Elediğiniz unu derin bir karıştırma kabına alın.
2. Toz şeker ve tuz ek ettiğiniz una azar azar ılık su ekleyerek hamuru yoğurmaya başlayın.
3. 10-15 dakika yoğurduğunuz hamurdan kulak göğsü yumuşaklığından bir modül daha sert olacak bir hamur hazırlayın.
4. Üzerini streç sinemayla kapladığınız hamuru 20 dakika kadar bekletin.
5. Dinlenen hamuru rulo biçiminde açtıktan daha sonra ceviz büyüklüğünde hamur bezeleri hazırlayın. Üzerini nemli bir bezle örttüğünüz hamur bezelerini 20 dakika kadar bekletmeye devam edin.
6. Dinlenen hamurları merdane sayesinde yuvarlak formunda açın. Üzerlerini ayçiçek yağıyla yağladığınız hamurları, üst üste koyduktan daha sonra olabildiğince ince bir hal alana kadar açın.
7. Üst üste dizdikten daha sonra incecik açtığınız yağlı hamur katlarını, zarf biçiminde katladıktan daha sonra rulo formunda sarın.
8. Hazırladığınız yağlı hamur rulosunu 20 dakika kadar bekletin.
9. Fırını 200 derecede önce ısıtın ve fırın tepsisinin üzerini yağlı kağıt serin.
10. Dinlenen yağlı hamurdan 3-4 cm büyüklüğünde hamur modülleri kesin.
11. Elinizde hafifçeçe yuvarladığınız hamur modüllerinin orta kısımlarına baş parmağınızla bastırdıktan daha sonra fırın tepsisine aralıklı olarak yerleştirin.
12. Fırının orta katında üzerleri kızarana kadar pişirin ve sıcak servis edin.
Siz daha evvel boyoz yediniz mi? Yorumlarınızı bekliyorum.
İyi okumalar dilerim.
Boyozun da tarihi epey eskilere dayanmaktadır.
Boyoz, İzmirlilerin kahvaltı sofrasını taçlandıran bir lezzet. Sıcak sıcak ve çıtır çıtır görünümüyle hepimizin İzmir ile birlikte anar olduğu bu küçük katmer bugün herkes tarafınca seviliyor. Natürel ki Türk mutfağındaki bütün yiyeceklerin bir tarihi olduğu üzere boyozun da tarihi fazlaca fazlaca eskilere dayanır.
Boyozun tarihi İspanya’dan başlar.
Orta Çağ’da İspanya’daki Endülüs Devleti egemenliğinde Müslümanlar, Hristiyanlar ve Museviler barış ortasında yaşamaktaydı. Lakin bu durum Müslüman aleminde yaşanan karışıklıklardan etkilenmiş ve ötürüsıyla da Musevilerin de varlığını tehlikeye atmıştır. Müslüman dünyasının karmaşasından faydalanan Katolik Hristiyanlar, İspanya’nın bir daha fethi için harekete geçmiştir. Tüm Avrupa’nın Hristiyanlaşmasını isteyen Reconquista yanlıları, İspanya’da Yahudi varlığını yok etmek istemiştir. 1492 yılında Katolik orduları Granada’da Müslümanları yenince Katolikler, Musevileri yurtlarından sürmüştür.
Osmanlı padişahı 2. Bayezıd, İspanyol Musevilerine takviye oldu.
O devir birfazlaca Yahudi engizisyondan kaçmak için yollara dökülmüştür. Yaklaşık 250 bin Yahudi Doğu Akdeniz’den gemilerle toplumsal ve ekonomik durumu yeterli olan doğu ülkelerine, bilhassa de Osmanlı Devleti’ne göç etmiştir. Padişah 2. Bayezıd, medeniyet, ilim ve ticari zekaya sahip olduğunu düşündüğü İspanyol Musevilerini Osmanlı topraklarında Selanik, İstanbul, Edirne, İzmir ve etraf topraklara yerleşmelerini sağlamış ve lokal halkın onlara müsamaha göstermesini buyurmuştur.
Anadolu coğrafyasına Sefarad Musevileri olarak kök saldılar.
İspanya’dan kovulup Osmanlı İmparatorluğu topraklarına yerleşen Museviler, Sefarad Musevileri yani İbranice Sefardim (İspanya) olarak Anadolu coğrafyasında kendilerine has kültürel özellikleriyle köklenmiştir. Doğal ki bu içeriğin konusu boyoz olduğu için bu sefer Sefarad Musevilerinin İzmir’e kazandırdığı boyoza odaklanıyoruz.
Boyoz, İspanyolcada küçük somunlar manasına gelir.
İzmir poğaçası olarak da isimlendirilen boyoz, 1492 yılında İspanya’dan Türkiye’ye göç eden Sefarad Musevilerinin Anadolu ve bilhassa İzmir’in mutfağına taşıdığı ve artık İzmir ile özdeşleşen mayasız bir hamur işidir. Boyoz sözü İspanyolca da ‘bollos’ yani küçük somunlar manasına gelir. İspanyolcada 2 L harfi Y sesiyle okunduğu için ‘boyoz’ olarak söylem edilir.
Boyozu birinci sefer satan Boyozcu Avram Usta’dır.
Boyoz birinci vakit içinderda atık hamur materyallerinin değerlendirilmesiyle orrtaya çıkmıştır. İzmir hariç hiç bir yerde satışı olmayan ve bu niçinle İzmir böreği de denen boyozu rivayete nazaran İzmir’de birinci kere Boyozcu Avram Usta yapmıştır. O öldükten daha sonra yapılan boyozlar da ‘Avram Usta’nın boyozu’ ismiyle satılmıştır.
İzmirliler boyozun yanında haşlanmış yumurta ve çayı tercih ediyor.
Günümüzde İzmir boyozu ismiyle coğrafik işaret alan boyoz dünyanın her yerine İzmir’den gönderilmektedir. Yanında haşlanmış yumurta ve sıcak bir çayla tüketilen boyozunun, Yahudi böreğinden İzmir boyozuna evriliş kıssası tam da böyledir.
Siz de İzmir’e gitmeden konutta boyoz yapmaya ne dersiniz?
Malzemeler:
500 gram un
1 tatlı kaşığı tuz
1/2 tatlı kaşığı toz şeker
3/4 su bardağı
Ayçiçek yağı (arzuya göre zeytinyağı)
1. Elediğiniz unu derin bir karıştırma kabına alın.
2. Toz şeker ve tuz ek ettiğiniz una azar azar ılık su ekleyerek hamuru yoğurmaya başlayın.
3. 10-15 dakika yoğurduğunuz hamurdan kulak göğsü yumuşaklığından bir modül daha sert olacak bir hamur hazırlayın.
4. Üzerini streç sinemayla kapladığınız hamuru 20 dakika kadar bekletin.
5. Dinlenen hamuru rulo biçiminde açtıktan daha sonra ceviz büyüklüğünde hamur bezeleri hazırlayın. Üzerini nemli bir bezle örttüğünüz hamur bezelerini 20 dakika kadar bekletmeye devam edin.
6. Dinlenen hamurları merdane sayesinde yuvarlak formunda açın. Üzerlerini ayçiçek yağıyla yağladığınız hamurları, üst üste koyduktan daha sonra olabildiğince ince bir hal alana kadar açın.
7. Üst üste dizdikten daha sonra incecik açtığınız yağlı hamur katlarını, zarf biçiminde katladıktan daha sonra rulo formunda sarın.
8. Hazırladığınız yağlı hamur rulosunu 20 dakika kadar bekletin.
9. Fırını 200 derecede önce ısıtın ve fırın tepsisinin üzerini yağlı kağıt serin.
10. Dinlenen yağlı hamurdan 3-4 cm büyüklüğünde hamur modülleri kesin.
11. Elinizde hafifçeçe yuvarladığınız hamur modüllerinin orta kısımlarına baş parmağınızla bastırdıktan daha sonra fırın tepsisine aralıklı olarak yerleştirin.
12. Fırının orta katında üzerleri kızarana kadar pişirin ve sıcak servis edin.
Siz daha evvel boyoz yediniz mi? Yorumlarınızı bekliyorum.