Hıv Virüsü Nedir?

Bakec

New member
HIV Nedir virüsünün asıl ismi Human Immunodeficiency Virus olarak geçmektedir. Yani insan bağışıklık sisteminin yetersiz olması durumudur. HIV virüsü insanlar arasında kan yolu ve korunmasız gerçekleşen cinsel birliktelik sonucunda bir insandan bir insana bulaşmaktadır. Vücutta bir çok farklı organ veya doku üzerine yerleştiği gözlemlense dahi daha çok bağışıklık sistemimiz üzerinde etkilerini göstermektedir.

HIV virüsünün temelinde CD4+ T lenfositi (CD4) hücresi beyaz kan hücrelerini öldürerek bağışık sistemini zayıflatır. Bu durum sonucunda İnsan vücudu bütün Bakteri ve Virüslere karşı tamamen savunmasız hale geliyor. Normal şartlarda günümüzde tedavi edilebilen menenjit, ishal, zatüre ve verem gibi hastalıklar tedavi edilebiliyor olsada. HIV virüsü taşıyan bir kişinin bu hastalıkları atlatması oldukça zordur ve bu hastalıklar vücut üzerinde büyük sorunlar doğurmaktadır. Ayrıca bu hastalıklar bazen kansere bile dönüşebilmektedir.

Günümüzde Human Immunodeficiency Virus için geliştirilmiş ilaçlar doğrultusunda HIV virüsünün vücutta çoğalmasına karşı koyarak HIV+(HIV Pozitif) hastalara uzun ve sağlıklı bir yaşam sürdürebilmeleri için olanak sağlamaktadır. Bu süreçte hastalığın erken teşhişi ve sürekliliği oldukça önemli bir etkendir. Evet HIV nedir bundan bahsettik sırada AIDS var.

HIV virüsü nedir

AIDS Nedir
AIDS virüsünün asıl ismi Acquired Immune Deficiency Syndrome’ dur. Yani Kazanılmış Bağışıklık Yetersizliği Sendromu olarak adlandırılmaktadır. HIV virüsünün vücutta sebep olduğu AIDS, bağışıklık sistemini yok ederek vücudun enfeksiyon ve kanser gibi büyük hastalıklara karşı koyamaz hale getirmektedir. Çoğumuzun yanlış bildiği durumun aksine HIV(+) olan her hastada AIDS görülmez.

Human Immunodeficiency Virus(HIV) virüsüne karşı geliştirilmiş olan Antiretroviral ilaçlar dahilinde hastanın bağışıklık sistemi ciddi hasarlar görmüyor. enfeksiyonlara karşı etki gösterebilir hale getiriliyor. HIV virüsünün bulaştığı hastalarda hastanın yaşam standartları ve vücut direnci ile ilgili olarak AIDS bulaşıp bulaşmaması söz konusu olsa da HIV virüsüne yakalandıktan yıllar yıllar sonra dahi AIDS olma ihtimali vardır.

Dünya sağlık örgütünden alınmış verilere oranla dünya üzerinde 37 milyon HIV virüsü taşıyan hasta bulunmaktadır. 37 milyon insandan sadece 60%’ı İlaç tedavisi almaktadır. Bu sayılar Türkiyede ise bir çok ülkeye nazaran daha düşüktür. HIV virüsü taşıyan hasta sayısı 18.557 iken 1736 AIDS hastası mevcuttur. Bu hastaların bulaşma oranı %49 oranlarında cinsel yolla bulaşırken cinsel yolla bulaşan Virüslerin %70’ide Eşcinsel ilişkiler sonucunda bulaşmış olarak gözükmektedir.

AIDS VİRÜSÜ

Erken Tanının Önemi Nedir ?
HIV virüsü yaşamsal olarak bir çok noktada insan yaşamını etkiliyor olması ile birlikte erken teşhisler, tedavilere erken başlanması demektir. Bu noktada erken başlanan tedaviler ile birlikte hem yaşam süresinin uzatılması hemde bulaşıcılığı engelleyebilmek adına oldukça önemlidir. Korunması cinsel ilişkide bulunan, HIV virüsü taşıyan bir kanın cinsel temas yada açık deriye temasta bulunanlar ve sterilize edilmemiş olan iğne, bıçak, makas gibi kesici alet kullanan kişiler HIV testi olmalıdır.

Ülkemizde HIV pozitif testleri test için başvuran hastaların kimlikleri gizliliği doğrultusunda yapılmaktadır. Hasta olan bireyler sağlık bakanlığına bildirilmesi zorunlu olmakla birlikte yine kişinin gizliliği oldukça gizlilik seviyesi yüksek şekilde sağlık bakanlığına bilgilendirme yapılır. Ayrıca evlilik öncesi yapılan testler arasında HIV testide bulunmaktadır. HIV virüsü taşıyor olsanız dahi bu hastalık evlenmenize engel değildir.

HIV Virüsü Bulaşma Yolları
HIV virüsü insanlar arasında bir birine bulaşabilen bir virüstür sadece erkeklerde değil aynı zamanda kadınlarda bu virüs’ü yayabilmektedir. Sperm, Vajinal Sıvı, Kan, Anne Sütü gibi Vücut salgılarında HIV virüsü taşındığı bilinmektedir.

Cinsel Temas
Dünya üzerinde HIV virüsünün yayılma sebeplerinin %80 oranında korunmasız cinsel ilişki sonucunda olduğu gözlemlenmiştir. Penis, Vajina, Anüs mukozasına yada ağız ve deride kesik ve çatlaklar ile teması sonucunda virüs bulaşması gözlemlenmektedir. Virüs erkek ve kadınlar arasında geçiş yapabilirken aynı şekilde hem cinsler arasında kadından kadına veya erkekten erkeğe geçebildiği bilinmektedir.

Kan Yoluyla
İnsanlar arasında sıkça yapılan kan alışverişi için test edilmemiş kanların transferleri HIV virüsünü yayabilmektedir.

Oluşabilecek Etmenler
HIV virüsü taşıyan organ yada dokunun transferi ile
Daha önceden kullanılmış ancak dezenfekte edilmemiş cerrahi malzemeler (İğne, Neşter, Makas)
Ortak şırınga kullanımı (Uyuşturucu)
HIV virüsü taşıyan kadın yada erkeğin cinsel birleşim sırasında kanamalar veya adet kanının penise değmesi
Anneden Bebeğe Bulaşması
Gebelik sırasında HIV virüsü taşıyan bir anne doğum öncesinde yada doğum esnasında bebeğe HIV virüsü bulaştırabilir. Emzirme döneminde yine %30 – %40 oranda bebeğe Virüs bulaşması olası durumdur.

HIV Virüsü Şu Durumlarda Bulaşmaz
Aynı Sosyal Ortamda bulunmak
Hapşırma Öksürük
Tükürük, Ter, İdrar, Gözyaşı gibi vücut atıkları
tokalaşma, sarılma, el ele tutuşma, kucaklaşma, öpme
Ortak çatal, kaşık, tabak kullanımında
Aynı Duş – Tuvalet ortamını kullanma
Yüzme havuzu, hamam, sauna gibi ortak alanlarda
Virüs Bulaşmaz.

HIV Virüsü Belirtileri
Enfeksiyon vücuda bulaştıktan ilk ay içerisinde çok fazla etki göstermez. Ancak ilk aydan sonra ateş ,Boğaz Ağrısı, Baş Ağrısı, grip gibi bir çok hastalık gözükebilir.

Ateş
Boğaz Ağrısı ve İltihap
Baş Ağrısı
Lenf Bezlerinde Büyüme
Vücutta kızarıklıklar ve deri dökülmeleri
Ağız, Yemek Borusu ve Cinsel bölgelerde Yaralar
Uzun Süreli İshal
Mide Bulantısı
HIV virüsü belirtileri

AIDS Virüsü Belirtileri
HIV virüsünün en ileri safhası olan AIDS hastalığı olan AIDS belirtileri.

Lenf Düğümleri Şişer
Yorgunluk
Kilo Kaybı
Hafıza Kayıpları (Kısa Süreli)
Mantarlar
Döküntüler (Kalıcı)
 
Üst