Merhaba. Her yıl lüfer muhafaza timi olarak faaliyet gösteren sivil toplum kuruluşları, jenerasyonu tükenmekte olan bu balığın olgunlaşmadan avlanmasını engellemek için çalışıyor. Bu yazıda lüferin, lüfer olmadan evvelki çeşitlerini ve niye avlanmaması gerektiğini yazdık. Detaylar içerikte!
Türkiye’yi çevreleyen denizlerde bir fazlaca çeşit balık, av yasağının bitmesiyle avlanmaya başlıyor. Bunlardan biri de lüfer balığı.
Lüfer balığı olgunlaşana kadar farklı isimlerle anılmaktadır. Bunlar defneyaprağı, çinekop, sarıkanat, lüfer, kofana ve sırtıkara balıklarıdır. Yasal av uzunluğu 18 cm olsa lüfer diye satılan balık sarıkanat balığıdır. Maalesef bu uzunluktaki sarıkanat da çabucak hemen üreme çağına gelmemiş lüferdir.
Defneyaprağı, çinekop ve sarıkanatın avlanmasıysa lüferin lüfer olamadan kuşağının tükenmesine niye olmaktadır. Maalesef bu yüzden de kofana ve sırtıkara balıklarına rastlamak mümkün olmuyor.
mobile.twitter.com
Olgunlaşmadan avlanan bu balıklar için sesini çıkaranlar da var elbette. Lüfer muhafaza timi her yıl Ekim ayının üçüncü cumartesi gününü “Lüfer Bayramı” olarak kutluyor. ‘Lüfer Bayramı’nın gayesi lüferin jenerasyonunun tükenmesini engellemek ve olgunlaşmamış lüferin avlanmasının önüne geçmek.
Hatta balıkçılar ve ünlü şefler de İstanbul Lüfer Bayramı kapsamında “Almıyoruz, Satmıyoruz” sloganıyla mutfaklarında nasıl bir değişikliğe gittiklerini açıklamıştı.
İstanbul lüfere hasret kalmasın sloganıyla yola çıkan ve ‘Fikir Sahibi Damaklar’ ismi altında buluşan topluluk hassas, şuurlu ve sürdürülebilir bir balık dönemi için her yıl davette bulunuyor.
Yavru balıkların ince çinekop olarak satıldığı, sarıkanatların lüfer olamadan avlandığı berbat fakat acı gerçek. İstanbul’da teoride bir fazlaca yer bu kurala uyulduğunu söylese de ‘pratikte’ bu yıl da biroldukça lüferin mukadderatı büyümeden avlanmak oldu.
Sivil toplum kuruluşları balıkçılara ve satın alanlara daima tıpkı çağrıyı yapıyor. “Bir vakit içinder lüfer diye bir balık vardı. Şayet bizden daha sonraki kuşağın de lüferi görmesini istiyorsak onu korumak hepimizin nazaranvi”.
Sadece teoride değil pratikte de dur demek gerekiyor. Lüfer lüfer olarak kalsın; sarıkanat, çinekop avlamayın, satın almayın!
Türkiye’yi çevreleyen denizlerde bir fazlaca çeşit balık, av yasağının bitmesiyle avlanmaya başlıyor. Bunlardan biri de lüfer balığı.
Lüfer balığı olgunlaşana kadar farklı isimlerle anılmaktadır. Bunlar defneyaprağı, çinekop, sarıkanat, lüfer, kofana ve sırtıkara balıklarıdır. Yasal av uzunluğu 18 cm olsa lüfer diye satılan balık sarıkanat balığıdır. Maalesef bu uzunluktaki sarıkanat da çabucak hemen üreme çağına gelmemiş lüferdir.
Defneyaprağı, çinekop ve sarıkanatın avlanmasıysa lüferin lüfer olamadan kuşağının tükenmesine niye olmaktadır. Maalesef bu yüzden de kofana ve sırtıkara balıklarına rastlamak mümkün olmuyor.
mobile.twitter.com
Olgunlaşmadan avlanan bu balıklar için sesini çıkaranlar da var elbette. Lüfer muhafaza timi her yıl Ekim ayının üçüncü cumartesi gününü “Lüfer Bayramı” olarak kutluyor. ‘Lüfer Bayramı’nın gayesi lüferin jenerasyonunun tükenmesini engellemek ve olgunlaşmamış lüferin avlanmasının önüne geçmek.
Hatta balıkçılar ve ünlü şefler de İstanbul Lüfer Bayramı kapsamında “Almıyoruz, Satmıyoruz” sloganıyla mutfaklarında nasıl bir değişikliğe gittiklerini açıklamıştı.
İstanbul lüfere hasret kalmasın sloganıyla yola çıkan ve ‘Fikir Sahibi Damaklar’ ismi altında buluşan topluluk hassas, şuurlu ve sürdürülebilir bir balık dönemi için her yıl davette bulunuyor.
Yavru balıkların ince çinekop olarak satıldığı, sarıkanatların lüfer olamadan avlandığı berbat fakat acı gerçek. İstanbul’da teoride bir fazlaca yer bu kurala uyulduğunu söylese de ‘pratikte’ bu yıl da biroldukça lüferin mukadderatı büyümeden avlanmak oldu.
Sivil toplum kuruluşları balıkçılara ve satın alanlara daima tıpkı çağrıyı yapıyor. “Bir vakit içinder lüfer diye bir balık vardı. Şayet bizden daha sonraki kuşağın de lüferi görmesini istiyorsak onu korumak hepimizin nazaranvi”.
Sadece teoride değil pratikte de dur demek gerekiyor. Lüfer lüfer olarak kalsın; sarıkanat, çinekop avlamayın, satın almayın!