Beykozlu
New member
Avrupa Birliği Dış Bağlantılar ve Güvenlik Siyaseti Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, Türkiye’nin Ukrayna ve Rusya ile yeterli münasebetleri olduğunu ve bu süreçte çok uygun bir iş çıkardığını söylemiş oldu.
Borrel, Frankfurter Allgemeine gazetesine yaptığı açıklamada, Ukrayna savaşında ülkü arabulucuların Türkiye yahut Birleşmiş Milletler (BM) olduğuna işaret ederek, “Bu süreçte Türkiye pek uygun bir iş çıkarıyor. İki tarafla da âlâ münasebetleri var fakat arabuluculuk konusunda şüphesiz en düzgünü BM’nin devreye girmesidir.” dedi.
AB’nin orta bulucu olamayacağını vurgulayan Borrell, “Biz olamayız. Rusya bizi, biz de Rusya’yı arabulucu olarak kabul etmeyiz. Çin de olmaz zira onlar da Ruslardan yana bir tutum sergiliyor.” değerlendirmesinde bulundu.
Ukrayna’ya daha fazla takviye kelamı
Borrell, AB’nin Ukrayna’nın savaşı kazanması gayesi için şimdiye kadar yaptığının daha fazlasını yapacağının altını çizerek, şu tabirleri kullandı:
“Ukrayna’ya silah tedarik etmek, Rusya iktisadını zayıflatmak, Rusya’yı memleketler arası alanda izole etmek üzere. Ukrayna’ya ne kadar fazlaca silah sağlarsanız, savaşın o kadar uzun süreceğini ve Ukraynalıların acısının da o kadar artacağını söyleyenleri anlamıyorum. Avrupa’da bile bu görüşte olanlar var. Bu insanlara soruyorum; bu savaşın nasıl bittiği değer taşımıyor mu? Ukraynalılar teslim olsun, diz mi çöksün? Ruslar tarafınca paramparça mı edilsinler? İstenen bu mudur? Bu beşerler, şayet silah teslim edilmezse savaşın da biteceğini söylüyor lakin pekala ya daha sonra?
Bakın, savaşlar müzakere ile biter lakin müzakere masasına kuvvetli bir pozisyonda oturabilirsiniz ve şimdiki yapılmaya çalışılan da Ukraynalıları bu pozisyona getirmeye çalışmak. Bu mevzuyu perşembe günü Weissensee’de-Almanya’nın şu anda başkanlığını yürüttüğü- G-7 Dışişleri Bakanları Toplantısı’nda da tartışacağız.”
“Herkese uyan bir tahlile muhtaçlığımız var”
Geçmişte aşikâr konularda yalnızca ve büsbütün Rusya’ya güvenecek kadar saf oldukları değerlendirmesinde bulunan Borrell, “Örneğin Almanya’da rastgele bir LNG terminali dahi yoktu. Geçmişte, şimdilerde düzeltmemiz gereken bir yanılgı işlediğimizi kabul etmeliyiz. İdame süreci, biraz daha uzun sürecek lakin Rus gazından kurtulacağız.” görüşünü lisana getirdi.
Borrell, AB’deki hiç kimsenin Rusya kaynaklı doğal gaz ve petrol arzını bir gecede durduramayacağına işaret ederek, “Macaristan üzere ülkeler, ‘petrol tankerleri için başka bir kıyı şeridim ve boru sinirim yok’ derken mantıklı objektif sebeplere sahip. Bu niçinle herkese uyan bir tahlile gereksinimimiz var.” dedi.
AB’nin Sahel Bölgesi’nde Mali Silahlı Kuvvetlerini eğitme bakılırsavinin iptal edilmesiyle ilgili şunları kaydetti:
“Sahel’de terörizm, hata, çoban-çiftçi arbedesi, etnik köken ve yapay hudut karmaşalarıyla uğraşıyoruz. Burada temel ileti şu oldu; bunu Leopard tankları göndererek çözemezsiniz. Bu hem sivil tıpkı vakitte askeri bir uğraş. Oradaki savaşı, barışı kazanmazsanız asla bitiremezsiniz. Bu sürecin kuvvetli siyasi ve toplumsal bileşenleri var.”
Borrel, Frankfurter Allgemeine gazetesine yaptığı açıklamada, Ukrayna savaşında ülkü arabulucuların Türkiye yahut Birleşmiş Milletler (BM) olduğuna işaret ederek, “Bu süreçte Türkiye pek uygun bir iş çıkarıyor. İki tarafla da âlâ münasebetleri var fakat arabuluculuk konusunda şüphesiz en düzgünü BM’nin devreye girmesidir.” dedi.
AB’nin orta bulucu olamayacağını vurgulayan Borrell, “Biz olamayız. Rusya bizi, biz de Rusya’yı arabulucu olarak kabul etmeyiz. Çin de olmaz zira onlar da Ruslardan yana bir tutum sergiliyor.” değerlendirmesinde bulundu.
Ukrayna’ya daha fazla takviye kelamı
Borrell, AB’nin Ukrayna’nın savaşı kazanması gayesi için şimdiye kadar yaptığının daha fazlasını yapacağının altını çizerek, şu tabirleri kullandı:
“Ukrayna’ya silah tedarik etmek, Rusya iktisadını zayıflatmak, Rusya’yı memleketler arası alanda izole etmek üzere. Ukrayna’ya ne kadar fazlaca silah sağlarsanız, savaşın o kadar uzun süreceğini ve Ukraynalıların acısının da o kadar artacağını söyleyenleri anlamıyorum. Avrupa’da bile bu görüşte olanlar var. Bu insanlara soruyorum; bu savaşın nasıl bittiği değer taşımıyor mu? Ukraynalılar teslim olsun, diz mi çöksün? Ruslar tarafınca paramparça mı edilsinler? İstenen bu mudur? Bu beşerler, şayet silah teslim edilmezse savaşın da biteceğini söylüyor lakin pekala ya daha sonra?
Bakın, savaşlar müzakere ile biter lakin müzakere masasına kuvvetli bir pozisyonda oturabilirsiniz ve şimdiki yapılmaya çalışılan da Ukraynalıları bu pozisyona getirmeye çalışmak. Bu mevzuyu perşembe günü Weissensee’de-Almanya’nın şu anda başkanlığını yürüttüğü- G-7 Dışişleri Bakanları Toplantısı’nda da tartışacağız.”
“Herkese uyan bir tahlile muhtaçlığımız var”
Geçmişte aşikâr konularda yalnızca ve büsbütün Rusya’ya güvenecek kadar saf oldukları değerlendirmesinde bulunan Borrell, “Örneğin Almanya’da rastgele bir LNG terminali dahi yoktu. Geçmişte, şimdilerde düzeltmemiz gereken bir yanılgı işlediğimizi kabul etmeliyiz. İdame süreci, biraz daha uzun sürecek lakin Rus gazından kurtulacağız.” görüşünü lisana getirdi.
Borrell, AB’deki hiç kimsenin Rusya kaynaklı doğal gaz ve petrol arzını bir gecede durduramayacağına işaret ederek, “Macaristan üzere ülkeler, ‘petrol tankerleri için başka bir kıyı şeridim ve boru sinirim yok’ derken mantıklı objektif sebeplere sahip. Bu niçinle herkese uyan bir tahlile gereksinimimiz var.” dedi.
AB’nin Sahel Bölgesi’nde Mali Silahlı Kuvvetlerini eğitme bakılırsavinin iptal edilmesiyle ilgili şunları kaydetti:
“Sahel’de terörizm, hata, çoban-çiftçi arbedesi, etnik köken ve yapay hudut karmaşalarıyla uğraşıyoruz. Burada temel ileti şu oldu; bunu Leopard tankları göndererek çözemezsiniz. Bu hem sivil tıpkı vakitte askeri bir uğraş. Oradaki savaşı, barışı kazanmazsanız asla bitiremezsiniz. Bu sürecin kuvvetli siyasi ve toplumsal bileşenleri var.”